Son dönemde hem mesleki saha gözlemlerimiz hem de bize ulaşan bireysel başvurular, dolandırıcılık mağduriyetlerinin giderek arttığını ve yöntemlerin giderek çeşitlendiğini gösteriyor. Bu nedenle, bir hukukçu sorumluluğuyla bu alanda toplumu bilgilendirmeye, kamuoyunu bilinçlendirmeye devam ediyoruz.

Sık Karşılaşılan Dolandırıcılık Taktiklerine Yakından Bakış

Dolandırıcılık dediğimiz şey bazen bir tıklama, bazen bir telefon sesi, bazen bir WhatsApp aramasıyla başlıyor. En korkuncu da şu ki; herkesin başına gelebilir.

Artık Hiçbirimiz Uzakta Değiliz

Teknoloji hayatımızı kolaylaştırdığı kadar, suçun şeklini de değiştirdi. Artık dolandırıcılık; sokak köşelerinde, sahte imzalarla ya da postayla gelen zarflarda karşımıza çıkmıyor. Günümüzde bu suçun en sık görülen şekli, dijital kanallar üzerinden işleniyor. Telefon ekranından seslenen bir sahte başkomiser, mail kutumuza düşen bir “borç bildirimi” ya da sosyal medyada tanışılan bir yabancı profil; hepsi bir suçun başlangıç noktası olabiliyor.

Sık Görülen Dolandırıcılık Yöntemlerinden Bazı Örnekler Verelim.

  1. Kendini Polis / Savcı Olarak Tanıtanlar

“Kimliğiniz bir soruşturmada kullanıldı, yardım etmezseniz suç ortağı sayılırsınız.”

Bu yöntemde arayan kişi genellikle “Başkomiser” veya “Cumhuriyet Savcısı” olarak kendini tanıtır. Aramalar sabit hatlardan yapılır, 155’e yönlendirildiklerinde bile aslında konuşan hâlâ dolandırıcıdır. Mağdura “bankadaki parası tehdit altında” denilerek paranın çekilmesi ve teslim edilmesi istenir.

Yaşlı ve yalnız yaşadığı bilinen emekli bir öğretmen, “gizli görevde yer aldığını” sanarak evindeki 7.000.000 TL’yi kargo poşetine koyup gelen şahsa teslim etti. Bu olaya ilişkin soruşturma halen devam etmekte olup şüphelilerin kimlikleri tespit edilebildi.

  1. Sahte Mahkeme ve İcra Bildirimleri

“Adınıza açılmış bir icra dosyası var. Detayları görmek ve ödemek için buraya tıklayın.”

Bu yöntemle genellikle e-Devlet’e benzetilmiş sahte sitelere yönlendirme yapılır. Kişi TC kimlik numarası ve şifresini girdiğinde bu bilgiler ele geçirilir. Aynı zamanda açılan sayfalarda kart bilgileri alınarak hesaplar boşaltılır.

Burada önemle belirtmek gerekir ki ; resmi daireler SMS ile link göndermez. Tüm hukuki tebligatlar UYAP veya PTT üzerinden yapılır.

  1. Kargo / PTT Mesajları

“Adınıza teslim edilemeyen bir paket var. 17,90 TL işlem ücreti için tıklayınız.”

Mağdur, bu mesajın bir kargo firması tarafından gönderildiğini sanarak linke tıklar. Açılan sahte ödeme sayfasına kart bilgilerini girer. Ardından hesabındaki tüm bakiyenin farklı platformlara aktarıldığını fark eder.

Kolay para kazanma arzusu olan bir üniversite öğrencisi 17,90 TL ödeme yaptıktan 15 dakika sonra tüm birikiminin kripto cüzdanlara aktarıldığını gördü. Buna ilişkin olarak yürütülen soruşturma devam ederken bu hesaba çok sayıda para girdi çıktısının yapıldığı anlaşıldı. Yani aslında bu kişinin hesap bilgileri de suçta kullanılmaya başlandı.

  1. Sahte Yatırım Dekontları ve Banka Belgesi Kandırmacası

“Bakın, başkaları da kazanmış. İşte dekontu!”

Dolandırıcılar, gerçek bankalara aitmiş gibi görünen antetli sahte dekontlar hazırlayıp mağdura WhatsApp’tan gönderir. Sözde “işlem yapıldı” denilerek karşı tarafın güveni kazanılır. Hedef kişi, kendisi de yatırım yaparak “erken kazanç” elde edeceğini düşünür.

Gün içerisinde telefonunuzu türlü yatırım şirketi adı altında arayarak size borsa ve para piyasasından bahseden tatlı bir hanımefendinin konuşmalarının ardından yatırım yaptığınızı sanarak önce bir miktar para gönderme ile başlayan dolandırılma serüveni giderek büyür ve sonuç kaçınılmaz olur. Para gönderilen banka hesapları çoğunlukla … Grup, …. Bilişim, … Money gibi yeni kurulmuş ve İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğüne yakın tarihte tescil ettirilmiş şirket hesapları olup bu şirketlerin de tek yetkilisi bulunur ve bu işlemleri yürüten de çoğunlukla bu kişidir.

Bu kişiler dikkatli bir çalışma neticesinde tespit edilerek cezai sürecin yanı sıra cebri icra kanalı ile de bir köşeye sıkıştırılabiliyor fakat bu durum mağduriyetlerin tam anlamıyla giderilmesi demek olmuyor çoğu kez.

Bu tarz belge gönderimleri, özellikle yaşlı bireylerde “gerçeklik” algısını güçlendirerek güvenilirliği sağlıyor.

  1. Romantik Dolandırıcılık – Yabancı Kadın Senaryosu

“Gümrükte sorun yaşadım, Türkiye’ye gelemiyorum. Sadece bir kez yardım et.”

Sıklıkla Özbek, Bulgar ya da Rus uyruklu olduğunu söyleyen sahte sosyal medya profilleriyle duygusal bağ kurulur. Fotoğraflar sahte, yazışmalar ise senaryo ürünüdür. Gümrükte ceza ödemesi, pasaport problemi, bilet parası gibi sebeplerle düzenli şekilde para istenir.

Para gönderilen IBAN’lar genellikle yabancı kadınların üzerine kayıtlıdır ve çok sayıda kişiden para çekmekte kullanılır.

Burada ise; genelde yalnız yaşayan bir hayat arkadaşı arayışında olan mal varlıklı erkek şahıslar hedef olarak seçilir ve süreç ona göre gerek duygu sömürüsü gerekse de gümrük yetkilisiymiş gibi başka kişilerin de konuşmaya dahil edildiği, tamamlanması gereken resmi bir prosedürün yarım bırakılması halinde resmi sorumlulukların doğacağı endişesi ile  yansıtılarak, kişinin sağlıklı düşünme yetisi elinden alınarak dolandırıcılık faaliyetleri yürütülür.

  1. IBAN Kiralama Tuzağı

“Senin adına hesap açalım, biz kullanalım, sana da her işlemden komisyon verelim.”

Gençler ve öğrenciler hedef alınır. Kendi adına açılmış banka hesabı ve IBAN bilgileri dolandırıcılara teslim eden kişi, para trafiğine aracılık eder. Ancak para, dolandırıcılıkla elde edildiği için hesabı kullanan kişi de TCK 158. Madde kapsamında suçlanır.

Burada  Mağdur olduğunu zanneden kişi, “suç örgütüne yardım etme” şüphesiyle soruşturmaya dahil olur. Buna ilişkin önceki yazılarımızda detaylı olarak açıklamalarda bulunmuştuk.

  1. WhatsApp / Telegram Üzerinden Resmî Görünümlü Aramalar

“Emniyet siber suçlardan arıyoruz. Sizi görüntülü arayacağız. Kimliğiniz kötü niyetli kişilerce ele geçirilmiş siz de işlenen suça iştirak etmiş görünüyorsunuz”

WhatsApp’tan gelen aramalarda gerçek polis gibi konuşan kişiler, mağdurun yüzünü görmek ister. “Bu konuşma kayda alınacak” diyerek resmiyet duygusu yaratırlar. Aynı yöntem bazen banka çalışanı gibi yapılarak “hesabınızı koruma altına alıyoruz” denilir.

Önemli Not: Türkiye’de hiçbir kolluk birimi WhatsApp’ı kurumsal iletişim aracı olarak kullanmaz.

 

  1. Deepfake ve Ses Klonlama Dolandırıcılığı

“Annemin sesi gibiydi… Oğlum yardım istiyor sandım.”

Yapay zekâ teknolojileriyle üretilen ses klonlarıyla kısa sesli mesajlar gönderilir. “Anne hemen 5.000 TL gönderir misin?” gibi mesajlar, duygusal tepki yaratarak kişinin hemen işlem yapmasına sebep olur.

Bu tür suçlar özellikle yaşlı bireylerde “teknolojik baskınlık” yoluyla işlenir ve çok travmatik sonuçlar doğurur.

 

  1. Sahte Haber Siteleri ve Merak Uyandıran Başlık Tuzakları

“Deprem geliyor: Bakanlık resmi açıklama yaptı!”, “Bu kararı duyan hemen e-Devlet’e koştu!”, “Bu bitkiyle kanser 5 günde yok oluyor!”

Bu tarz cümlelerle başlayan sahte içerikler, sosyal medyada sponsorlu reklam gibi karşımıza çıkar. Sayfa görünümü çoğu zaman gerçek haber sitelerini taklit eder. Amaç, tıklanma ile birlikte:

  • Kişinin yönlendirildiği sahte sitede çerezler ve izinler üzerinden verilerinin ele geçirilmesi,
  • Açılan sayfalarda zararlı yazılımların telefon ya da bilgisayara bulaştırılması,
  • Sahte “abonelik” tuzaklarıyla farkında olunmadan kart bilgilerinin girilmesidir.

Uyarı:
Sıkça karşılaşılan bu başlıklar aslında yalnızca “tıklama sayısı” kazanmak için değil, kimlik avı (phishing) ve reklam geliri amacıyla da kullanılmaktadır. Gerçek bir haber sitesi olup olmadığını anlamak için:

  • Site adresine dikkat edin (örneğin: ailemgundem.com yerine ailemgundemm.com olabilir).
  • Çok fazla reklam penceresi açılıyorsa sayfayı terk edin.
  • Haberin içinde kaynak belirtilmemişse, güvenilirliğini sorgulayın.
  • Ya da bu sitelerden uzak durun

 

Peki Neden Bu Kadar Kolay Kanıyoruz?

Dolandırıcılık, sadece mantığı değil, duyguları da hedef alır.
Korku, panik, acele ettirme, utandırma ya da yardım isteme gibi insani refleksler sömürülür.
Birçok mağdur, yaşadığı olay sonrası “nasıl inandım” demek yerine “keşke biri o sırada fark etseydi” diyor.

Kamu Görevlilerine ve Kurumlara Çağrımız – Daha Etkin Bir Koruma İçin Neler Yapılabilir?

 1. Mesleki Eğitimlerde Dolandırıcılık Modülü Olmalı

Banka, tapu, noter, belediye, nüfus gibi vatandaşla birebir temas hâlindeki kurumlarda görev yapan personele yılda en az bir kez dolandırıcılık türleri, işaretleri ve müdahale sınırları hakkında eğitim verilmelidir.

 

 2. İşlem Öncesi ‘Risk Sorgusu’ Gündeme Alınmalı

Örneğin; 65 yaş üzeri bireylerde, 250.000 TL üzeri para çekimlerinde “şüpheli işlem uyarısı” verilebilir. Bu uyarı, yalnızca personelin dikkatini çekmek amacıyla yapılmalı, vatandaşın onurunu zedelemeyecek şekilde uygulanmalıdır.

 3. Toplum Merkezleri ve Muhtarlıklarda Bilgilendirme Afişleri

Herkes sosyal medya kullanmıyor. Mahalle bazında afiş, broşür ve küçük seminerler düzenlenmesi, özellikle yalnız yaşayan bireyleri hedefleyen suçların önüne geçebilir.

 4. Kolluk Kuvvetleri Saha Desteği ile Dönemsel Uyarılar Yapmalı

Emniyet birimlerinin sosyal medya uyarılarının yanı sıra, pazar yerlerinde, kahvehanelerde, cami çıkışlarında “Gerçek polis vatandaşla WhatsApp’tan konuşmaz” gibi kısa, net mesajlarla toplumu uyarabileceği kampanyalar yürütülmelidir.

⚖️ Bu Yazı Yalnızca Mağdurlar İçin Değil…

Suçun Adı Değil, Zararın Şekli Önemlidir

Bu yazı belki de yalnızca bir mağdurun eline değil, niyetini şekillendirmeye çalışan bir başkasının da eline geçecektir. O yüzden şunu açıkça söylemek gerekir:

  • Dolandırıcılık sadece TCK 158’de geçen bir suç değildir; aynı zamanda bir insanın hayatı boyunca biriktirdiği güven duygusuna yapılan en ağır saldırıdır.
  • Bugün kandırdığınız kişi, belki yıllar boyu devlete hizmet etmiş yaşlı bir öğretmen, yalnız bir anne ya da henüz kimseye güvenmeyi öğrenememiş genç bir bireydir.
  • Hedef alınan sadece para değildir. Hedef alınan; yılların emeği, yaşlılık onuru, hayatta kalan son motivasyondur.

Unutmayın: Hukuk bir gün sizi yakalar. Vicdan ise her gün yanınızdadır.

Bizler, hukukun yalnızca adalet dağıtan değil; toplumu koruyan bir bilinç olduğuna inanıyoruz. Temennimiz odur ki; kamu görevlileri daha dikkatli, vatandaşlar daha farkında, yaşlılarımız ise daha güvende olsun.

Bu yazı yalnızca mağdurlara ya da kamuya değil, bu suçu işlemekte olan ya da işlemeye niyet eden herkese de bir uyarı niteliğindedir.

Bu tür suçlar her zaman bir iz bırakır. İster bugün yakalanın, ister yıllar sonra… Bu dosyalar bir yerde açılır. Hiçbir düzen sonsuza kadar sürmez.

Ve o kazandığınızı sandığınız paralar… Kimi zaman elinizden alınır, kimi zaman kendi ellerinizle hayatınızı kararttığınız o günlerin en acı hatırlatıcısı olur.

Kendinizi akıllı sanabilirsiniz. Ama kanun, sizin zannettiğinizden daha sessiz ve daha ısrarlıdır.

 

Av. SEDANUR TURAL

Yorum Yap

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir